üye ol Şifre Hatırlat

by redMin And Çeko21 From Diyarbekir / uyarıdır açıkları kapatın

<h1>by redMin And Çeko21 From Diyarbekir / uyarıdır açıkları kapatın <h1>

by redMin And Çeko21 From Diyarbekir / uyarıdır açıkları kapatın

<h1>by redMin And Çeko21 From Diyarbekir / uyarıdır açıkları kapatın <h1>
Ebced Hesabı
Ebced Hesabı
HARAM YOLDAN TEDAVI
HARAM YOLDAN TEDAVI
takvim 16.12.2014 Sali 02:26
kategoriler CIN MUSALLATI
okuma sayısı Bu Habere 0 Yorum Yapıldı
ziyaret sayısı Bu Haber 87219 Defa Okunmuştur
facebook twitter
Cinler Birbirlerini ve Kurbanlarını Nasıl Tanırlar?
yazı küçükyazı büyük

Cinlerin tanima sekilleri..


Cinler Birbirlerini ve Kurbanlarını Nasıl Tanırlar?

Cinlerin bir özelliği vardır ki, çoğu kimse tarafından bilinmez. Bu özellik onların kokularıdır. Onlar birbirlerini ve gruplarını kokularıyla tanırlar. İşte bu koku bazen bir kısım hastalarda kuvvetli biçimde açığa çıkar, hasta iyileştikten sonra da ortadan kaybolur. Bu koku kişiden kişiye değişir. Bu nedenle de büyücüler eğer hastanın üzerinden alınan elbisedeki koku yeterli değilse hata ederler. Eğer hastadaki karîn farklı bir gruptansa ne büyücü ne de beraberindeki şeytanlar hasta hakkında bilgi edinebilirler. Çünkü cinlerin aralarındaki düşmanlık malumdur. Onlar razı olacakları bir şeyler almadan birbirlerinin isteklerini yerine getirmezler.

Onların bilinmeyen yönlerinden birisi de birbirlerine seslenişleridir. Onlar bunu yapmak için ya avuç içleriyle ya da topuklarıyla tekrar tekrar yere vururlar. Bu cinlerin yardım isteme yollarından biridir. Tedavi eden kişi hastanın böyle yaptığını görürse ona engel olmalıdır. Tedavi eden kişi ve çevresindeki kimseler hastanın hareketlerini takip edip tetikte olmalıdırlar. Zira onlar da cinlerden zarar görebilirler. Bundan dolayı evlerini korumalı, aile fertlerine korunma dualarını öğretmelidirler. Ama cinler böyle bir şeyi genellikle büyük bir baskı ve eziyet gördüklerinde yaparlar. Benim başıma böyle bir şey gelmişti ve ailemle birlikte pek çok eziyet görmüştüm. Hasta dolayısıyla eziyete maruz kalmak çoğunlukla ya onunla yan yana yatmakla ya da abdestsiz yatmakla olur. Bunun dışında daha pek çok sebep de vardır. 

Bedenin içindeki cinler diğerlerine işte bu şekilde seslenirler. Pek çok tedavici ve özellikle de bu işte uzmanlaşmış olanlar ya da uzman birinden bu işi öğrenmiş olanlar bunu iyi bilirler. Tedavi işiyle uğraşan kimsenin cinlerin bu gibi hallerini bilmesi gerekir. Çünkü bu tedavide büyük bir fayda sağlar. Günümüzde bu alandaki en büyük sorun bu gibi şeylerin bilinmemesidir. Rukye yapan kişinin sadece iyi bir okuyucu olması yeterli değildir. Gerekli bilgilere sahip olduktan sonra geriye kalan elinden geleni yapmaktır. Musibeti kaldırmak ise Allah’tandır ve buna başka hiç kimsenin gücü yetmez. Bugün rukye yapan pek çok kimsenin kusuru rukyeyi okuyup sonra ne olduğuna bakmaması ve hastayı takip etmemesidir. 

Büyücüler bazen büyüyü akan bir suyun yanına koyarlar ve bununla sürekli bir kanama olmasını amaçlarlar.

Bazen büyüyü mezarlıklara gömerler ki hiç çıkarılamasın ve ebediyen devam etsin.

Bazen sürekli ateş yakılan bir yere gömerler ki, ateş her tutuşturulduğunda hedeflenen kimsenin kalbi tutuşsun.

Bazen rüzgar esen yerlere asarlar ki, rüzgar onu her hareket ettirdiğinde amaçlanan şey meydana gelsin. İşte cinler bu tarz sembolik şeylerle hareket ederler.

Bazı büyücüler cinlerin insanlar hakkındaki rüyalarını yorumlarlar ki, bunlar cin aleminin anlayış tarzına örnek oluşturur ve bunu bizim dilimizle ifade eder. Ama aynı büyücüler Allah tarafından olan rüyaları yorumlayamazlar!

Büyü maddesi bazen vücut yüzeyinde yanık benzeri yahut bacaklardaki varis benzeri şeyler oluşturur. 

Kişinin üzerine direkt olarak okunan ya da telefon ahizesi yoluyla okunan büyü etki eder. Kulaklık ya da ahize yoluyla kulağa okunan büyünün etkisi daha hafif olur.

İçinde yiyecek ya da içecek olan bir şeye büyü okunmuşsa eğer, o yiyecek ya da içecek bozulur yahut kurtlanır. Bu kurtlar beyaz ve üzerinde siyah iki nokta bulunan kurtlardır. Bazı büyücüler büyüyü bu şekilde yenilerler. 

Bilinmesi gerekir ki, kişi eğer Allah’ın zikrini ve salavatı terk eden biri değilse, çoğunlukla büyü ilk yapılışta tutmaz ve şahsın bu yiyecek ve içecekten defalarca alması gerekir. Bazen de kişi büyü maddesini alır ve fark etmeden vücudundan tekrar atar. Vücuttan atılan büyü dışkıda görülür yahut normal kokunun dışında çok kötü bir kokuyla kendini belli eder. Büyü vücuttan bir kerede de çıkabilir, azar azar birkaç kerede de çıkabilir.

Bazen cin büyü olduğu iddiasını ortaya atar fakat buna itibar edilmemelidir. Kişi büyünün varlığı ile yokluğunu ayırt etmede dikkatli olmalıdır. 

Eğer Allah bir kişiye büyü isabet etmesini takdir etmişse, cin bunu itiraf etmez aksine inkar eder. Bu durumu anlamak tedavi edenin anlayışına ve bilgisine kalmıştır. Bazı durumlar sihir gibi görünür fakat işin aslı –içerideki cin istesin istemesin- zamanla ortaya çıkar. 

Büyü ilk yapıldığında, etkilenen kişi bayılabilir. Bazıları yedikleri ya da içtikleri şeyden dolayı karınlarında madeni bir şey varmış gibi ağırlık hissederler. Büyü bazen vücut sıvazlanarak yapılır. Sıvazlanan bölge genellikle baş ve saçlar olur. Büyü kulağa okunduğunda ya da koklandığında burundan ve kulaklardan kurt çıkabilir ve bu durum büyü bozulana kadar devam eder. Büyü eğer kolon bölgesindeyse aynı kurtlar burada oluşur ve rukye ile bazı bitkiler dışında bir ilaç buna fayda etmez.

Cinler ışıktan korkarlar ve çıkmak için karanlık olmasını isterler. 

Işık cine acı verir ve o buna dayanamaz. Özellikle de televizyon ve bilgisayar ekranı gibi güçlü ışık yayan şeylere hasta yoğunlaşmakta güçlük çeker. Ancak bu gibi şeyler tedavi maksadıyla kullanılmaz. Zira bunların zararları faydalarından çoktur. 

Cin vücuttaki açıkları kullanır. Bunlar gözler, kulaklar, burun gibi açıklık bulunan organlarla eller ve ayaklar gibi uç noktalardır.

Kendisinde büyü bulunan kişinin vücuduna yapılan baskı ve masaj yararlıdır.

Bedeninde sihir olan kişiye masaj yapılması çok yararlıdır. Rukye ile tedavi gören ve kendisi de okuyan kişi çabuk sonuç alır ve bazen masaj esnasında sihir vücuttan çıkar. Sihirin çıkma alametlerinden biri bulantı ve kusmadır. Ancak hastadan kusması istenmemeli ve kendi haline bırakılarak masajla birlikte kusması beklenmelidir. Karında hareket hissetme ve ishal de büyünün hareket ettiğini gösterir.

Ancak burada bir noktaya dikkat etmek gerekir:

Bazen cin herhangi birinin elini üzerine koymasından dolayı rahatsızlık duyar ve hasta bundan dolayı bulantı hissedebilir. Bulantı ve kusma onun bedenden çıkmasının yakın olduğunu gösterir.

Karının üzerine veya vücudun bir başka yerine el konulduğunda hissedilen daralma çoğunlukla insan büyülenmiş olduğunda bu bölgenin büyünün toplandığı yer olmasındandır. Bazen bu bölgede cildin altında sertlik hissedilir. Bir başkası buraya elini koyduğunda hasta dayanamaz ve mide bulantısı duymaya başlar. Aynı şekilde cinin uzandığı bölgelere dokunulduğunda da hasta rahatsız olur, korku hisseder, ağlar veya titrer. Eğer ağlamanın kaynağı mide tarafıysa ve sebepsiz bir ağlamaysa, bu şeytandandır. Hastaların ağlamalarının çoğu kendileriyle ilgili değildir. Daha önce de belirtildiği gibi cin kişinin ruhuyla iç içe geçer, karışır. Bu karışmanın dozu kişiden kişiye değiştiği gibi tedavi esnasında da farklılık gösterir. Hastanın kendisinde iki ayrı şahsın varlığını hissetmesi cinin güçlü hastanın zayıf olduğunu gösterir. Tedaviyle birlikte bu his ve cin tarafından olan bu hakimiyet zayıflar.

Tedavide öncelikli olan bazı şeyler vardır ki, her hastanın bunları etraflıca bilmesi gerekir. Tedavinin başlangıcı başarılı olmayabilir ve başlangıçta istenmeyen durumlar ortaya çıkabilir. Aşağıda bu noktaya değinilecek inşallah.

Ebu Yusuf Ez-Zehrani
 
yorum yaz
Akyazı Gündem Haberleri BAŞLIKLAR
UZMANLAR
Akyazı YazarlarıAkyazı Yazarları
Akyazı Anketleri
Anket
Sizce hangi yol dogru ? (01/12/2016)
  • Kuran Terapisi (597)
  • Havas Ilmi (27)
  • Bioenerji (15)
  • Cinciler (15)
  • Akyazı Ziyaret Edenler
    Online Ziyaretci
    
    Kuranla Şifa Rukye / Sitemizdeki içerikler izinsiz kopyalanamaz ve kullanılamaz.
    Handy Reparatur Hannover  |  Rukye Almanya  |  Hacamat Almanya  |  Kauçuk  |  Plastik  |  Bitkisel Yağlar